Doğu tıbbında yaygın
kabul gören bir teoriye göre, etten kemikten olan maddi bedenimizden başka
bir de enerji bedenimiz var. Kanın bedenimizde dolaştığı gibi, enerji de bu
enerji bedenimizde dolaşıyor. Enerji düzgün akmadığında fiziksel ve
ruhsal hastalıklar ortaya çıkabiliyor ve tedavi de akışın tekrar
sağlanması ile gerçekleşiyor.
Enerji beden kuramına
göre bedenin dışında aura, magen gibi koruyucu katmanlar var. Teşhis,
tedavi ve koruma çalışmaları buradan yapılabiliyor. Asıl enerji istasyonları
ise çakralar. Bedenin orta hattında bulunan çakralar, güçlü enerji
merkezleri. Çakra, Sankskritçe çark demek. Enerjinin bu merkezlerde çark gibi
döndüğüne inanılıyor. Çakralarımız uyumlu dönmediğinde de enerji
akışı sekteye uğruyor. Buna neden olan sebepleri bulup, yok etmek
gerekiyor.
Şimdi kısaca
vücudumuzdaki 7 temel büyük çakrayı ve enerji akışını dengelemek için
yapabileceklerimizi aktaracağız.
1. Kök çakra:
Maddiyat ile ilişkimiz
Kuyruk
sokumunun tam ucundaki bu çakra dünyevi işler müdürüdür. Yeryüzüne doğru
kırmızı bir ışık sütunu olarak imajine edilir. İyi çalışan bir kök çakrayla
dünyaya sağlam bir şekilde kök salarız. Fırtınalarda uçup gitmemek, hızlı
değişimlere uyum sağlamak, hayattaki haklarımızı sahiplenmek ve maddi
kazanımlar bu çakradaki enerjinin dengeli olması ile mümkündür. Fazla
çalışan kök çakra maddiyata aşırı düşkünlük, zayıf kök çarka ise
maddi zafiyet ve bu dünyaya ait hissedememe ile ilişkilidir.
2. Mide çakrası:
Libido kuramları
Göbek
deliğimizin iki parmak altında bulunan bu çakramızın diğer adı sakral
çakradır. Rengi turuncu olan bu çakradaki enerji ile
cinselliğimiz, iştahımız, yaratıcılığımız gerçeklenir.
Yaşamdan haz alabilmek bu çakranın düzenli çalışması ile mümkündür.
Yemek, cinsellik, sosyal
ve zihinsel eylemlerden neşe ve mutluluk duymak için bu çakramız
dengeli olmalıdır. Fazla çalıştığında hazlara aşırı düşkünlük,
az çalıştığında ise zihinsel ve cinsel zafiyet ortaya çıkar.
3. Güneş sinirağı
çakrası (solar pleksus) : Güç benimle
Göbek
deliğimizin üç parmak yukarısında bulunan bu çakranın rengi sarıdır ve
güç ile ilişkilidir. İrade gerektiren konular, cesaret, kendinden
eminlik bu çakrayla ilgilidir. Ayrıca etraftaki diğer enerjilerin
alımlandığı bir kapı vazifesi görür. Empati burayla ilgilidir. Dengeli
olması, güçlü, farkında ve saygılı olmayı beraberinde getirir.
Az çalışması depresyon, çok çalışması kontrölcülük, empati
yoksunluğu ve şişmiş ego ile ilişkilenmektedir.
Göğüs kafesimizin
ortasında kalbimizin yanında yer alır. Rengi yeşildir. (Pembe de
bu çakranın renk frekansıdır.) Evrenin en önemli prensibi
sevginin ikamet ettiği yerdir. Birlik bilinci bu çakrayla ilişkilenir.
Dengeli çalışan bir kalp çakrası, kendini sevme, huzur, insanları
olduğu gibi kabul etme ve onları sevebilme yetisi ile ilişkilidir. Az
çalışan bir kalp çakrası sevme ve sevilme yoksunluğuna işaret eder. Çok
aşırı çalışan bir kalp çakrası ise aşırı hassasiyet ve başkaları için kendini
feda eden bir karakter geliştirmeye yol açar.
Boğazımızın
vücudumuzla birleştiği yerdedir. Mavi renklidir. İfade ve iletişim
merkezidir. Boğaz çakramız kendimizi ifade etme alanımızdır. İfade
tarzı olarak konuşmak, yazmak, dans etmek, resim yapmak hatta tweet atmak
da boğaz çakrasıyla ilişkilidir. Çok çalışması gereksiz boş konuşmalarla,
dedikodu yaparak enerji tüketmekle, az çalışması ise ifade sorunları ile
ilişkilidir.
6. 3. Göz çakrası:
Sezgiler
İki kaşın
ortasından bir iki parmak yukarıdadır. İndigo mavi-mor renktedir. Sezgiler, öz
farkındalık, düşünce sağlığı ile ilişkilidir. Dengeli olduğunda
beynin iki lobunun da dengeli, iyi ve berrak çalışmasını sağlar. Gerçeği burada
duyumsar, işleme geçirdikten sonra gerçekliğimizi oluştururuz. Az çalışan bir
üçüncü göz manevi eksikliği, hayal gücü yoksunluğunu ve basiretsizliği getirir.
Çok çalıştığında ise fazla hayalci, aşırı maneviyat peşinde ve orada olmayan
şeyleri de görebilen biri olma tehlikesini doğurur.
Bebekken
bıngıldağımızın olduğu yerde, kafamızın tepe noktasında, gökyüzüne doğru uzanan
bir enerji sütunudur. Rengi menekşe rengi veya beyaz -altın sarısı
olarak imajine ediliir. Bu çakra edebi gerçek, ruhsal olgunluk, yüksek
benlikle ilişkilidir. Taç çakranın dengeli çalışması hayat amacını bulmak ve
ona uygun yaşamakla ilişkilidir. Fazla çalışan bir taç çakranın dünyadan el
etek çekmeye götürdüğü söylenir. Az çalışması ise yaşamın anlamsızlıklar
silsilesi olarak görülmesi, ruhaniyatın ve maneviyatın reddi, maddiyata aşırı
düşkünlük olarak tezahür eder.
Çakra Nedir, Çakralar Nasıl Açılır?
(http://www.aysetolgaiyiyasam.com/cakra-nedir-cakralar-nasil-acilir)
Çakra, Sanskritçe’de tekerlek manasına gelmektedir. Genellikle ateş çarkı olarak ifade edilmektedir. İnsan bedeninde, çakra olarak bilinen; yedi temel enerji merkezi bulunmaktadır. Bu enerji merkezleri; hormonal salgı bezleri ve büyük sinir ağlarının üzerinde bulunmaktadır.
Çakraların aktive edilmesi yoga ile daha kolay ve daha sağlıklı
olmaktadır. Yoga asanalar ve nefes teknikleri ile çakralar aktive
edilir. Çakralar ne kadar açıksa, enerji akımı da o kadar fazladır ve kişi o
kadar sağlıklıdır.
Her bir çakra, büyüme ve sağlık ile ilgili hormonal bir sistem tarafından
kontrol edilmektedir. Bu salgı bezlerindeki ağırlaşma ya da bozulma durumunda;
ruhsal açıdan hemen etkilenme söz konusu olmaktadır. Salgı bezlerinin yani
çakraların durumuna göre öfkeli, korkulu ya da karamsar olunabilmektedir.
Zihin, beden ve ruhun iyileşmesi için en etkin ve en önemli faktördür.
1. ÇAKRA
Kök çakra olarak 1. Çakra, Kırmızı renkli olup yeteneği kabullenmedir.
Çakra algılaması; dokunma, hareket ve varlıktır. Kişi bu çakrasını; denge,
titreşim, tüylerin diken diken olması, enerji akışı ya da fiziksel olarak zevk
alma anında hissedebilir. Çakranın güçlendirilmesi; yürüme, meditasyon, dokunma
ve derin gevşeme ile gerçekleşmektedir. Elementi topraktır. Kızma, gücenme ve
sertlik bu çakranın olumsuz etkilenmesine yol açar.
Çakra nerede bulunur?
Boşaltım organlarının yer aldığı kasıklar, omurganın en altında,
bağırsakların ve anüsün birleştiği alanda bulunmaktadır. Alışkanlıkların ve
otomatik davranışlarının temelini oluşturur. Bilinçaltını ifade ettiği için
oldukça önemlidir.
Çakranın dengesi olduğu nasıl anlaşılır?
Şayet 1. Çakra dengesizse kişi bu aşamada; kapalı ve bloke edilmiş
hissedebilir. Hayat enerjisi yavaş yavaş solmaya başlar. Fiziksel
aktivitelerden kaçar ve kendini sürekli hasta hisseder.
Sürekli olarak kızgınlık yaşanır. 1. Çakranın tam tersi yani gölge duygusu
olduğu için de çakranın asıl yeteneğinin üstü örtülmüş olur. Birinci
çakra uyandırıldığında ise, kişi kendini yenilenmiş hisseder.
2. ÇAKRA
İkinci Çakra, cinsel çakra olarak tanımlanır. Kişinin ikamet
ettiği yeri ifade eder. Dalak, pankreas ile yakından ilişkilidir. Bulunduğu
bölge ise cinsel organlardır. Bedendeki kontrol edilemeyen eylemler, cinsel
dürtüler ile ilgilidir. Yeteneği ise yaratıcılıktır. Rengi portakal rengidir.
Ters yani gölge duyguları ise; aşırı uçlar ve suçluluk hissidir. Elementi
sudur. Duygusal olarak fark edilir. Meditasyon yöntemi ise esenliğin
rahatlatıcı duyusu üzerine yapılmaktadır.
Cinsel doyum sırasında insan tıpkı yağmur bulutları gibi yüklenir ve
ardından boşalır. Bu sırada vücut, enerji ile doludur. Tıkanık enerjiler
açılır. Bu sebeple de cinsel doyum fiziksek sağlık için oldukça önemlidir.
Egoyu terk etme manası da taşımaktadır. Teklikten çıkmak ve bütün olmayı temsil
eder.
Çakranın dengesiz olduğu nasıl anlaşılır?
Bu çakranın kapalı olması durumunda; kasık merkezinde bulunan blokajlar
kapanır. Eşinden cinsel açıdan beslenme alamayan
kadınlar, fiziksel doyum yaşayamadığı için cinsel organı ile bağlantı kuramaz.
Bu sebeple de cinsel ilişkiden zevk alamaz. İlişkisinde üstte olmayı sever ve
kontrolcüdür. Sağlıklı ilişkilerde ise bu durum değişmektedir. Kadın
kabullenici ve sakin olabilir. Kasık çakrası, gerçek sevgi ve ilgi ile yavaşça
açılmaktadır.
Erkeğin bu çakrası kapalı olduğunda ise erken boşalma ya da ereksiyon
problemleri meydana gelebilir. Enerji sürekli olarak tutulduğu için tıkanıklık
ve geriye doğru akış söz konusu olur. Bu sebeple de enerji penis yerine sırtta
bulunan 2. Çakraya ulaşır ve bu durumda erkek cinsel ilişkiden soğuyabilir.
Gerçek anlayış, sevgi, eşit paylaşım ve saygı ile çakraların temizlenmesi
mümkündür. Gerçek bir iletişim sonucunda cinsellik de güç kazanacaktır.
Çakradaki sorunların belirtileri ise:
Adet döneminin sancılı geçmesi,
Kısırlık,
Böbrek ve mesane problemleri,
Yumurtalık kanseri,
Hormonal dengesizlikler olarak sayılabilir.
3. ÇAKRA
Üçüncü çakra ise solar plexus çakrası olarak adlandırılır. Akli ve zihinsel
süreçleri düzenlemektedir. Kalp ile yakından ilişkili olan bu çakra, hayal
gücümüzü tamamlar ve bir şeye inanıp başarmayı simgeler. Rengi sarıdır ve
yeteneği kararlılık, iradedir. Ters yani gölge duyguları ise; öfke, açgözlülük
ve hırstır. Sezgilerle algılanan bu çakra, meditasyon yaparken zihnin tek
noktalı olmasına odaklanma ile keşfedilebilir.
Nerede bulunur?
Göbek deliğinin tam üzerinde
bulunmaktadır. Böbreküstü bezleri, karaciğer ve bedendeki tüm sindirim
sistemlerini kapsarken, adrenalin bezleri ile ilişkilidir.
Çakra ne işe yarar?
Örnek olarak kişi rejim yapmak ya da sigarayı bırakmak istiyorsa, 3. Çakra
enerjisine çalışmalıdır. Bu enerjinin hayata girmesi ile, denetim konusunda güç
kazanılacaktır. Göbek çakrasının ilginç işlevi de aslında kalp
çakrasının görevi olan solunumdaki rolüdür. Akciğerler kalp merkezinde olsalar
da diyafram, akciğerlerin altında olan kaslar göbek bölgesinde bulunur.
Çakrayı açmak için:
Ayaktra dik bir pozisyonda durun. Ardından sert ve kalın bir kitabı
karnınıza ve göbek deliğinize bastırır gibi açık olarak tutun. Nefes alırken
kitabı karnınıza doğru itin. Nefes verirken, karnınız boşalacak ve bu aşamada
kitabı sırta doğru çekin. Kişi sinirlendiğinde; midenin bulandığı ya
da yandığı bilinir. Bu çakra, tamamen bu duygularla ilgilidir.
Üçüncü çakra için yoga!
Yoga ve nefes teknikleri, 3. Çakranın temizlenmesine ve açılmasına yardımcı
olacaktır. Kronik sırt, boyun ve bel ağrılarından yoga sayesinde kurtulmak
mümkündür. Kararlılığı korumak adına yoga esneme duruşları oldukça önemlidir.
Öfke, ilk olarak kendini karaciğerde gösterir. Karaciğer endokrin
bezidir ve kanımızdaki zehirleri atmak için iyi bir filtredir. Örnek olarak
yoğun stres altında çalışıyorsanız bu durumda
karaciğer kötü çalışacak ve siroz, hepatit gibi hastalıklar meydana
gelebilecektir. Karaciğerin temizlenmesi için pancar, pancar yaprağı ya da
pancar suyu içilebilir. Bunun dışında; Japon turpu yemek, yogi çayı
içmek önerilmektedir.
4. ÇAKRA
Dördüncü çakra, kalp çakrası olarak ifade edilmektedir. Yeteneği; şefkat,
sevgi ve muhabettir. Rengi yeşil ve pembedir. Gölge duyguları ise korku,
bağımlılık olarak ifade edilir. Elementi havadır. Çakra yalnızca sevme duygusu
ile algılanmaktadır.
Bedenin en güçlü çakrasıdır. Kanın, bedendeki her organı beslenmesi ile tüm
vücuda yayılır. Farkındalık sayesinde tek yerine bütünlük anlayışını fark
etmeyi sağlar.
Korku 4. Çakrayı kapatır!
Korku, dördüncü çakranın gölge duygusudur. Korku arttıkça çakra kapanır.
Kalp rahatsızlıklarının, akciğer hastalıklarının ve göğüs kanserinin bu bölgede
olduğunu bilirseniz korku ve bağımlılığın insan öldürme sebepleri de
anlaşılabilir.
5. ÇAKRA
Beşinci çakra, boğaz çakrasıdır. Sesimizin bulunduğu ve dürüstlük
yeteneğine sahip bir çakradır. İletişim ve ifade gücünü temsiz eder. Tiroit
bezlerine yakın konumda bulunur. Rengi mavidir. Ters yani gölge
duyguları ise; inkar, yalanlama ve sertliktir. Meditasyon yaparken
ses inleme yöntemi ile uyarılır.
Kendiniz olmak için 5. Çakranızı açın!
İnsanın kim olduğunu anlaması ve gerçek sesini kendisinin duyması için 5.
Çakranının uyarılması gerekmektedir. Sözlerin gücü, her şeyi
değiştirebilir. Örnek olarak oldukça gergin bir ortamda, yapılan espri ya da
içtenlik, tüm gergin havayı değiştirebilir. Kişinin bunu kendi hayatında
yapması ise oldukça önemlidir.
Çakranızı açmak için:
Boğaz çakrasını açmak için doğruyu söyleme ve dürüst olma yeteneklerin
geliştirilmesi gerekmektedir. Tedavi için ve çakranın uyarılması için kulağa
hoş gelen ve rahatlatıcı etki olan müzikler ve yoga çalışmaları yapılabilir.
6. ÇAKRA
Altıncı çakra, üçüncü göz çakrasıdır. Kendin olma, kendinin farkına varma,
huzur ve zihin gücü ile yakından ilişkilidir. Seratonin yani mutluluk hormonu salgılayan hipofiz
bezinin bulunduğu alanda yer almaktadır. Rengi çivit mavisidir. Yeteneği sezgi
gücüdür. Yogiler, üçüncü göz noktası adı verilen kaşların arasındaki noktalarda
bulunmaktadır. Bunalım ve zihinsel karmaşa gölge duygularıdır.
Altıncı çakranın bozulması:
Altıncı çakra ters yöne hareket ediyorsa, kişi zihinsel kavramlar hakkında
kendini kafası karışmış bulabilir. Gerçeklik hakkında düşünceleri değişmiştir.
Olumsuzluk ve yapaylık hakimdir. Tıkanık ve zayıfsa çakraya enerji akışı az
olduğu için kişinin yaratıcı fikirleri engellenmiş demektir. Eğer çarka güçlü
bir şekilde saat yönüne tersse kişi olumsuz fikirler yaratma da yeteneklidir
Yoga ise, sezgi gücünün gelişmesini sağlamaktadır. Yapılan her yoga, bir
adım daha ileri gitmemizi sağlamaktadır.
7. ÇAKRA
Tepe çakrası olarak adlandırılmaktadır. Bu çakra, beynin işleyişinin
yanında sinir sistemi, iskelet sistemi ve dolaşım sistemi de dahil olmak tüm
bedeni etkiler. Rengi mordur. Yeteneği sınırlandırılmamaktır. Acı,
ıstırap ve keder gölge duygularıdır.
Çakra kapalı ise:
Çakranın kapalı olması durumunda kişi ruhsal olarak dengede değildir ve
kozmik histen uzaktır. 7. Çakra ne kadar açıksa, kişi kendini ruhunu ve evreni
o kadar tanıyordur.
Yogi dilinde elektromanyetik alan denilen alanı içerir. Bu bizim fiziksel
bedenimizi çevreleyen auramızdır.İnsanın aydınlanma yeteneği de bu çakradan
gelmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder